"Enter"a basıp içeriğe geçin

Bozdağların Gölgesinde Gireniz

Ben, Gireniz Vadisi’nin kuzeyinde yer alan Güney Köyü’nde büyüyen bir insan olarak, burayı her an yüreğimde taşıyorum. Gireniz Vadisi benim için sadece bir yer değil, bir sevda. Sanki her köşesiyle bir masalın içine adım atmış gibi hissederim.

Vadiye her girişimde önce Bozdağlar karşılar beni. Zirvelerindeki karlar, kışın beyaz bir örtü gibi serilirken, yazın o heybetli yeşil dokuyu sergiler. Bozdağların eteklerindeki köyler; Güney, Olukbaşı, Benlik, Hisar ve Ören… Her biri ayrı bir hayat, ayrı bir hikaye. Burada her taşın, her ağacın bir anısı var.

Kendi köyüm Güney, Gireniz Vadisi’nin kuzeyindeki bu güzel yerleşimlerin en sıcacık olanlarından biridir. İnsanlar burada hala imeceyle iş yapar, ekmeğini paylaşır, bir tas çay içerken sohbetin en güzeli dökülür dudaklardan. Çocukluğumun oyunları, koşturmacaları ve hayalleri hep bu köyün taş sokaklarında geçti.

Gireniz Vadisi’nin güneyine indiğinizde ise başka bir dünya sizi karşılar. Kuzören, Eskiköy, Cumaalanı, Hacıkurtlar gibi köylerde hayat daha başka bir ritimde akar. Burada zamanın yavaşladığını hissedersiniz. Hele vadinin kalbindeki Kelekçi, Çakır, Akşar, Gölcük ve Alcı köylerine vardığınızda sanki başka bir boyuta geçmiş gibi olursunuz. Vadinin kalbinde bir inci gibi saklanan Boğazdere’nin güzelliği ise hepimizce malum. Gece olduğunda bu köylerin ışıklarını Güney Köyü’ndeki evimin penceresinden izlemek, gündüzleri ise Orman Müdürlüğü’ne ait Dazlacık Kulesi’nden manzaraya bakmak, insanın ruhuna işleyen bir huzur verir.

Toros Dağları’nın ihtişamıyla çevrelediği Gireniz Vadisi, sadece doğanın değil, aynı zamanda kültürün de bir cenneti. Buraya her gelişimde, köylülerin samimiyetini, yörüklerin sıcak sohbetlerini ve doğanın kalbine işlemiş o eski hikayeleri dinlerim. Vadinin ortasından geçen Dalaman Çayı, çocukluğumun bir parçasıdır. Bazen hırçın akışıyla insanı büyüler, bazen de dinginliğiyle sükunet verir. Çayın kenarında oturup, suyun sesine karışan rüzgarı dinlemek, zamanın durduğu hissini verir insana.

Bozdağların zirvesine çıktığımda hayallerim canlanır. Göz alabildiğine uzanan çayırları, orman denizini seyrederken sanki her şey mümkünmüş gibi gelir bana. Bu zirveler, hem hayallere bir kapı açar hem de insanı kendine döndürür.

Vadi, sadece doğal güzellikleriyle değil, insanlarıyla da büyüler. Olukbaşı’nda dostlukların en içten halini bulursunuz. Güney köyünde, paylaşmanın ne demek olduğunu görürsünüz. Hisar’da tarihe, Benlik’te doğanın kucağına sığınırsınız. Kelekçi’nin samimiyeti, Çakır’ın misafirperverliği, Gölcük’ün sakinliği ve Alcı’nın bereketi bu vadinin ruhunu tamamlar.

Eğer bir gün yolunuz Gireniz Vadisi’ne düşerse, buranın sadece bir coğrafya olmadığını, aslında bir duygu, bir yaşam tarzı, bir özlem olduğunu fark edeceksiniz. Belki Bozdağların zirvesine çıkıp hayaller kuracaksınız, belki Dalaman Çayı’na karşı oturup geçmişinizi düşüneceksiniz. Ama şunu garanti edebilirim: Buradan bir parça ruhunuzda kalacak ve bu vadi sizi hep çağıracak.

Gireniz Vadisi, sen benim şiirim, özlemim, sonsuz sevdam…


Halil Baki Çelen
Migration Lawyer